Herkese merhaba!

Geçtiğimiz hafta Çekül'ün bir projesi kapsamında Tirilye'yi Keşfediyorum atölyesinde gönüllü eğitmen olma fırsatı buldum. Bu güzel projede 3. sınıf öğrencisi miniklerle Tirilye'yi gezerken, bir gün öncesinde ilk defa gitmiş olduğum bu güzel beldeyi ben de keşfetmiş oldum.

Bursa'nın Mudanya ilçesine bağlı bir belde olan Tirilye'nin, ismini zamanında İznik'te afaroz edilmek üzereyken kaçıp buraya gelen 3 papazdan aldığı söyleniyor. Rumlar beldeyi terk ettikten sonra Zeytinbağı ismini alsa da, daha sonra Tirilye olarak kalmış ve Tirilye, Trilye, Zeytinbağı şeklinde tabelalar görmek mümkün. Kurşunlu-Mudanya güzergahında giderken yol hayli virajlı ve mideyi zorlayacak cinsten olsa da sonunda bu küçük ama tarih dolu beldeyi görmek insanı mutlu kılıyor :)

Küçücük beldede eski Bizans döneminden ve Rumlar'dan kalma o kadar çok tarihi yapı var ki, bu proje sayesinde hem burayı keşfetmiş olmaktan, hem de bu eserlere farklı bir gözle bakmamı sağladığından dolayı çok mutluyum!

Yolunuz zeytini ile ünlü Tirilye'ye düşerse, görmeden gelmemeniz gereken bu tarihi yapıları ve eğitim sırasında fırsat bulup çekebildiğim birkaç fotoğrafı aşağıda bulabilirsiniz. Fotoğraflarda olmayan Taş Mektep, Dündar Evi ve Kemerli Kilise ise favorilerimdendi. Hazine Avı oynar gibi 1,5 saatte görülmesi gereken tüm yerleri keşfetmek mümkün!


Tirilye'de Gezilecek Yerler:

1- Tirilye Kültür Merkezi: Rumlardan kalma eski bir kilise olan ve günümüzde Tirilye Kültür Merkezi olarak kullanılan bu yapı, zamanında Taş Mektep'te okuyan öğrencilerin yemekhanesi olarak kullanılmaktaymış. Şimdilerde düğünlere, organizasyonlara ev sahipliği yapıyor.

2- Taş Mektep: Rumlar zamanında Ruhban okulu olarak yaptırılmış bu bina, küçük Tirilye'nin aksine hayli büyük ve heybetli bir yapı. Neo-klasik tarzdaki bu bina, daha sonra öksüz ve yetim çocukların okuduğu bir okul olarak kullanılmış, depremden sonra da hasar gördüğü için boşaltılmış.

3- Çeşme: Taş Mektep'in sağından yürürken karşımıza çıkan, eski bir Rum ailenin, genç yaşta ölen kızları için yaptırdıkları söylenen bu çeşmenin üzerinde, mermer üzerine oyulan genç kız ve çevresinde dua eden ailesinin tasvirlerini görmek mümkün.

4- Postane Binası: Rumlardan sonra da postane olarak kullanılan bu binanın üst katı, postanede çalışanların lojmanı olarak kullanılıyormuş. Şimdilerde boş.

5- Tabut Ev: Öyle korkunçlu bir hikayesi yok, dar ve uzun olduğu için tabuta benzetilen bir ev :) Tirilye evleri ilk katları beton, üst katları ahşap olarak yapılmış. Zeytincilik ön planda olduğu için genelde her evde zeytinlerin saklandığı bir mahzen bulunuyor, daha geniş yapılan üst katlar ise ipekböceği yetiştiriciliği için kullanılıyormuş.

6 - Dündar Evi: Rumlardan kalma bu eski kilise, daha sonra özel mülk olarak kullanılmış. Şimdilerde boş. Yapının üzerinde birçok mermer, silindir şeklinde devşirme taşları görmek mümkün.

7 - Kemerli Kilise: Bizans döneminden kalma ve Meryem Ana'ya adanmış bu kilisenin içini oyuklardan görmek mümkün. Maalesef içi harap durumda olan bu kilise, tarihte duvarlarına resim yapılan ilk kilise olma özelliğine sahip. Sütunlarının İskenderiye'den geldiği söyleniyor. Yine birçok devşirme taş görmek mümkün.

8- Fatih Cami: Bir Bizans kilisesi olup, Rumlardan sonra minare ve mihrap eklenerek camiye çevrilen bu binada hala haç desenli mermerlere rastlamak mümkün. Bahçesinde de sütun kaideleriyle birlikte mis kokulu bir defne ağacı var.

Tabut Ev

Dündar Evi'nin duvarlarındaki devşirme taşlardan birkaçı.

Herkese merhaba!

Özellikle maskara konusunda yeni ürünler denemeyi çook seviyorum. Loreal Paris Paradise Extatic Maskara da olağanüstü hacim vaadi ve rose rengi şahane ambalajıyla çıktığı ilk günden beri radarımdaydı. Şimdilerde fiyatları durmaksızın artsa da geçtiğimiz aylarda daha makul bir fiyata alıp elimdeki maskaranın bitmesini sabırsızlıkla beklemiştim. Kendisini kullanmaya başlayalı sanırım 1,5 ay oluyor ve yorumlarımı artık paylaşmak istiyorum.


Loreal Paris Paradise Extatic Maskara 6,4 ml'lik benim için müthiş albenili rose ambalajında satılıyor. Dış ambalajında ürünün içeriğini okumak mümkün. Orta ve son sıralarında Hint ve Argan Yağı içeriyor ve benim bir maskaradan en çok beklediğim şey olan göz alıcı hacim vermeyi vaat ediyor.


Maskara hafif kum saati şeklinde kıl bir fırçaya sahip. Fırçanın boyutu ve kalınlığı ideal, üst ve alt kirpiklerime uygularken genellikle bulaştırma durumu yaşamıyorum.


Genellikle maskaraların yapısı ilk hafta oturmaz, fazla sıvı olur. Bu maskarada öyle bir durum yaşamadım. Yoğun bir yapısı var ve kirpiklerimi tek sürüşte bile simsiyah yapıp örümcek bacağı görünümü yaratmadan güzel hacim veriyor. Üst üste birkaç kat uygulamamda ise tam istediğim gibi oldukça kıvrık ve hacimli kirpikler elde ediyorum! Verdiği hacim bir yana; kullandığım maskaralar içerisinde kirpiklerime adeta kirpik kıvırıcı ile kıvırmışım gibi bir etki veren tek maskara olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Üstelik gün boyunca kirpiklerim sabah 6.30'da ilk sürdüğüm gibi kıvrık kalıyor, düşmüyor ve akma bulaşma yapmıyor. Hassas gözlerimde yanmaya sebep olmuyor ve hassas göz makyaj temizleyicisi ile kirpiklerimden rahatlıkla çıkarabiliyorum. Şahane değil mi?

Maalesef gelelim her güzelin bir kusuru olduğu noktaya :) İlk açıldığı andan itibaren çok çabuk kuruyacağını düşündüğüm bu güzelim maskaranın 3 haftalık ömrü oluşu tek eksisi diyebilirim. 3. hafta sonunda yapısı iyice kurumaya ve zor uygulanmaya başladı. Bu noktada sevgili L'arcenciel Blog Başak Hanım'cığım ve Kırmızı Rujlu Blog Blana'cığımın önerisiyle maskaranın içerisine birkaç damla çay demi damlatarak maskaranın ömrünü biraz daha arttırmak mümkün oldu. Bu güzel maskarayı 3 haftada çöpe göndermeme engel oldukları için kendilerine buradan da teşekkür ediyorum :)

Loreal Paradise Extatic Maskara, kısa kullanım ömrüne rağmen hızla yükselen fiyatı haricinde, kirpiklerimdeki etkileri ile oldukça beğendiğim ve güzel ambalajı ile kullanmaktan keyif aldığım bir maskara oldu. Şu an çay demi yöntemi ile kullanmaya devam ediyorum ve elimdeki diğer maskarayı da bitirdikten sonra indirimlerde yine alırım diye düşünüyorum.

Hepinize iyi haftalar ♥

Supercam ile Sevdiklerinize Gözünüz Gibi Bakın
Teknolojilerle deyimler çok bağlantılı aslında. Mesela “gözün gibi bak”. Ne güzel bir deyim değil mi? Bir şeyin ne kadar değerli olduğunu göstermek için söylenir. Eski zamanlarda önemsediği şeylerden ayrılmak zorunda kalan insanlara güven vermek için.

Zaman ilerlese de ihtiyaçlar değişmiyor. Deyimler ve ihtiyaçlar da teknoloji ile birlikte yeni anlamlar kazanıyor.
Gözün gibi bak deyimi için de başka bir çözüm var artık. Yeni bir teknoloji: Supercam
Supercam evini, işini, evcil hayvanını, bebeğini… insanın önemsediği ne varsa gözü gibi bakabilmesi için yapılmış bir hizmet. Lifecell’in sunduğu güvenlik hizmeti Supercam ile kamera sistemlerinizden evinizi mobil uygulama sayesinde izleyebiliyor, geriye dönük kayıtlarınıza ulaşabiliyorsunuz. Çift taraflı konuşma özelliği ile cihaz üzerinden iletişim kurabiliyor, davetsiz misafirler için alarm alanı oluşturabiliyorsun. Tüm bu özellikleri ile gerçekten sevdiklerine gözün gibi bakabiliyorsun.

Üstelik bu teknolojiyi Lifecell’liler ve Turkcell’liler avantajlı şekilde kullanıyor. Supercam ile birlikte uygulama içinde kullanabilecekleri 5 GB internet de beraberinde geliyor.
Supercam’in paket özelliklerini gözden geçirin, avantajlı fırsatları kullanın, siz de sevdiklerinize gözünüz gibi bakın.
Akıllı Paket: 7/24 izlemenin yanında hareket alarmı, video ve görüntü kaydetme/paylaşma özelliklerinin kullanılabildiği paket.

Bulut Paketi (7 veya 30 gün): 7/24 izlemenin yanında hareket alarmı, video ve görüntü kaydetme/paylaşma ve 7 gün veya 30 gün geriye sarma özelliklerinin kullanılabildiği paket.
Not: Supercam, ücretsiz kurulum, 7/24 destek hizmeti, gece gündüz 1080p (HD) çözünürlüğünde izleme imkanı, alarm alanında hareket olması durumunda telefonuna anında bildirim gönderme ve video klip oluşturup paylaşma özellikleri ile birlikte kullanılabilmektedir.
Bir boomads advertorial içeriğidir.